REM UYKUSU
30.01.21
Her
yeni bir gün güzel bir uykuyla tamamlanır ve hemen hemen hepimiz uykuyu çok severiz;
beynimizin, vücudumuzun dinlenmesi için güzel bir uyku isteriz. Bu makalede
uyku evrelerinden özellikle Rem uykusunun öneminden bahsetmeyi amaçlamaktayım.
Genellikle yaklaşık 90 dakikada bir
dört ayrı uyku evresinin döngüsüyle uykuyu tamamlarız. Bu evreler Non-Rem uyku
evresi ve Rem uyku evresi olarak iki döneme ayrılır. Non-Rem dönemi göz
hareketlerinin olmadığı, solunum ve kalp atış hızının yavaş olduğu dönemdir ve
bu dönemin 4 evresi bulur. Uykuya daldığımız geçiş anının bilinçli olarak
farkına varamasak da EEG ile bu geçiş anı anlaşılır. Rem uykusu olarak
bahsettiğimiz uyku dönemi ise göz hareketlerinin bir uykudur. Gözlerimiz kapalıdır
fakat beynimiz uyanıkmış gibi çalışmaktadır, aktiftir. Bilim dünyasında genel olarak uykunun her
evresinde rüya görüldüğü fakat hatırlayabildiğimiz rüyaların Rem uykusu
esnasında görüldüğü bilinmektedir. Non-Rem
uykusundan farkı beyin aktiftir, kalp atışı hızlıdır ve uykunun yaklaşık %25’ini
oluşturur. Rem döneminde kaslarda geçici
inme(felç) hali olur bu yüzden bu evrede olduğumuz dönem genellikle hareket
etmediğimiz, sağa -sola dönmediğimiz zamanlardır. Rem döneminde kaslardaki inme
halinin gerçeklememesi veya ortadan kalkmasıyla uyurgezerlik oluşabileceğini söyleyen
araştırmacılar, Rem uykusunda uyurgezerlik durumunun olması halinde kişinin
uyandırılmadan yatağına götürülüp uykuya devamı etmesi gerektiğini tavsiye etmiştir.
Rem uykusuna aynı zamanda paradoksal uyku da denmektedir; bunun nedeni ise tüm
kasların gevşemiş olmasına rağmen diğer vücut sistemlerinin etkin olduğu yani uyanıklık
haline benzer beyin dalgalarıyla beden içeriden uyarıldığı halde uykuda olmasıdır.
Bizler uykuda Rem ve Non-Rem dönemleri arasında sürekli döngü halinde oluruz ve
bu döngü yazımın başlangıcında bahsettiğim gibi 90 dakikada bir gerçekleşmesiyle
beraber gece boyunca 5-6 kez Rem uykusuna geçeriz.
Rem uykusu beyin için önemlidir çünkü
bu uyku döneminde beyin kendini yeniler ve uykunun en önemli evresidir. Yani bu
dönemde beyin oldukça aktiftir. Bu aktivitenin beyinin gün boyu aldığı
bilgileri depolaması işlemesi gibi faaliyetler olduğu bilinmekte. Kısacası Rem
uykusu bizler için oldukça kıymetli. Rem uykusunu tam alamadığımızda
sinirlilik, öğrenme, karar verme gibi konularda problemler yaşanabilmektedir. Genel
olarak uyku bağışıklık sistemimizi yenilemeye, beyin dokularını onarmaya anılarımızı
güçlendirmeye, bilgileri işlemeye ve depolamaya, yaratıcı düşünmeye ve büyüme
hormonunun salgılanmasına yardım eder.
Sağlıklı ve kaliteli bir Rem uykusu
için neler yapmalıyız? Sorusunun cevabını ise ; karanlık ortamda (herhangi bir
ışık uyaranına maruz kalmamak),beyni tv, radio vb. seslere maruz bırakmamak,
uykudan çok daha önce yemek yemiş olmak (beynin uyku esnasında sindirimle
uğraşmasını engellemek), rahat bir yatakta ve genel olarak aynı saatte uyuyup
aynı saatte uyanmak olarak verebiliriz. Sağlıklı bir uyku süreci geçirmediğimizde
kronik uykusuzluk bozukluğu (insomni), narkolopsi (kontrol edilemeyen uyku
atakları), uyku apnesi (uyku esnasında soluk almanın geçici olarak durması),
gece terörü ( aşırı uyarılma, dehşete düşmüş bir görünüm) gibi uyku bozukluklarına
yakalanabiliriz.
Tüm anlattıklarımı toparlayacak olursak
uyku hayatımızın vazgeçilmez bir parçasıdır, öyle ya da böyle uyku bizi eline
geçirir. Önemli olan uykunun kalitesidir. Yukarda bahsettiğim Rem uykusu
uykunun en önemli evresidir, bu evreyi kaliteli tamamlamak beyin için oldukça
kıymetlidir. Beyinin bu uykudaki aktiviteleri bizim günlük yaşantımızdan
aldığımız bilgilerin, deneyimlerimizin ve anılarımızın işlenmesi, depolanmasını
sağlamaktadır. Böylelikle bizim belleğimizle ilgili çalışmalar, gelişmeler bu
Rem uykusu sayesinde olmaktadır diyebiliriz. Bizler uykumuzun kıymetini
bilmeliyiz ve rahat bir uyku uyumak için elimizden geleni yapmalıyız.
Kaynaklar
https://www.horlamatedavisi.com/rem-uykusu-ve-onemi
Myers, D. Ve Dewall, C.
(2017). Psikoloji. Palme yayıncılık.
http://docs.neu.edu.tr/staff/fatmagul.cirhinlioglu/