HACAMAT NEDİR? 

Hacamat kelimesi Arapçada hicâme(t) yani emmek anlamına gelmektedir. Hacamat çok eski zamanlardan beri uygulanan fakat zamanla uygulanması azalmış bir tedavidir. Bu tedavinin Hz. Muhammet (sav.) zamanında da uygulandığı ve peygamber efendimizin bizzat tavsiye ettiği bilinmektedir. Hacamat kelimesi Arapçada hicâme(t) yani emmek anlamına gelmektedir. Hacamat uygulayan kişiye haccam- haccame denilmektedir. Farklı uygulama çeşitleri olduğu bilinmektedir. Hacamatın uygulanması için belirli zamanları olduğu gibi vücutta da farklı bölgelere uygulanabilir. Peygamberin tavsiyesi bu tedavinin birçok faydası olduğu bilinmektedir. Bu yazımda hacamat hakkında genel bir bilggi edinilmesini amaçlamaktayım.  

Hacamat yukarda bahsedildiği gibi uzun zamanlardır uygulanmaktadır. Birçok kültürde uygulanıyor. Bu kültürlere Asya, Mezopotamya hata Uzak Doğu ülkeleri girebilir. Peygamberimizin zamanında uygulanan bu tedavi o zamanlarda köleler tarafında uygulanırmış. 

Hacamatın kuru ve yaş olarak iki çeşidi bulunmaktadır. Kuru diye bilinen çeşidi şişe çekme olarak da bilinir ve bir fanus yardımıyla vücutta vakumlamayla kanı bu alana toplamaktadır. Yaş veya kanlı hacamat olarak bilinen çeşidinde ise vakumlanan bölgenin bıçak-jilet gibi bir kesiciyle küçük kesikler açılır sonrasında fanus tekrar kapatılır ve vakumlamayla kanın dışarı çıkması sağlanır.  

Hacamatın uygulanacağı zamanla ilgili dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Yaş-kanlı hacamat için ayın çekim kuvvetinin kan basıncı üzerindeki etkisi dikkate alınmaktadır. Bu yüzden genelde bu hacamat türünde yukardaki hususa göre hicri takviminin on beşinci gününden sonra gelen tek günlerde yapılması uygundur. İbn Abbâs Rasûlullâh’ın (sas.) şöyle : “Hacamat olacağınız en iyi zaman dilimi, (her hicri ayın) on yedi, on dokuz ve yirmi biridir.“  diye buyurduğunu rivayet etmiştir. Yine başka bir riayete göre de “Kim (hicri ayın) 17’sine denk gelen salı gününde hacamat olursa, bir yıllık hastalıklara deva (ilaç/şifa) olur.” 

 Haftanın C’ile başlayan günlerinde de uygulanması tavsiye edilmemektedir. Ibni Ömer rivayetine göre Rasulullah: “Aç karınla hacamat yaptırmak daha faydalıdır. Hacamat, hafızayı ve aklı artırıyor. Kim hacamat yaptırmak istiyorsa Allah’ın adını anarak perşembe günü yaptırsın. Cuma, cumartesi ve pazar günleri hacamat yaptırmaktan sakının. Pazartesi ve salı günleri ise hacamat yaptırınız. Çarşamba günü ise hacamat yaptırmaktan sakınınız. Çünkü çarşamba günü Hz. Eyyüb’ün (a.s.) belalarla duçar kaldığı gündür. Cüzzam (lepra) ve baraz (alaca/ vitiligo) hastalıkları ancak ve ancak çarşamba günleri veya geceleri ortaya çıkarlar (zuhur ederler)”. Bu rivayete dayanarak özetle hacamatın hicri takvimin on beşinci gününden sonra tek günlerde (17,19,21,23) ve bu günlerin denk geldiği günlerin c-ç harfleriyle başlamaması gerektiği düşünülmelidir. 

 Hacamatın nerelere uygulandığı konusunda Hz. Ali’den nakledilen rivayet şöyledir: “Cebrail, Hz. Peygamber’e her iki boyun damarından ve iki omuzu arasından kan aldırması için nazil oldu.”. Bu bölge C7 bölgesi olarak bilinmektedir. Bunların yanında başa, ayaklara ve uyluk kısmına da hacamat yapılabilmektedir. Aşağıda hacamat yapılan bölgeler gösterilmiştir.  

Hacamat mide rahatsızlıklarına, zehirlenmelere, bağışıklık sisteminde bulunan böbrek ve bağırsakları düzene sokma, damar tıkanıklıklarına, baş ağrısına, omuz ağrılarına, sinuziet ve migrene iyi geldiği düşünülmektedir.  

 KAYNAKLAR

Kaya, H. (2020).  Hacamat İle İlgili Rivayetler Üzerine Bir İnceleme. Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi. 4 (21). 

https://www.endersarac.com.tr/dr-ender-sarac-blog/hacamatin-faydalari.html

https://islamansiklopedisi.org.tr/hacamat

2. uluslararası battalgazi multidisipliner çalışmalar kongresi. ISBN:978-605-7875-34-1.

http://www.safhacamat.com/hacamat-noktalari